1 Kasım 2009 Pazar

Gülümseyin!

Dikkat! Her şeyden önce "öğrenci kimliğiyle" bu yazıyı okuyorsanız, üzgünüm ki bu yazı ödevlerinize yardımcı olamayacak. Çünkü bu sitede okuyacağınız her türlü bilgi gerçekten size yardımcı olacak öğeleri içeriyor!

Birinci Bölüm: Fotoğraf'ın Tanımı (Ama sıkıcı olmayanı)

Çok uzun bir geçmişi olmasına rağmen, sanıyorum ki; bu heyecan verici aktivitenin tüm dünyada bir hobi olarak gelişmesine dijital fotoğraf makineleri ve tabi ki olmazsa olmaz dediğimiz cep telefonları büyük bir katkıda bulundu.

Birazdan okuyacaklarınıza çok şaşıracaksınız ama sizi uyarmadığımı söyleyemezsiniz. Okumaya devam edin…

Cep telefonuyla sadece anı olarak fotoğraf çekenleri anlıyorum ancak bunun gerçekten bir hobi olduğunu düşünüp her şeyin fotoğrafını çekenlerden çok korkuyorum!

Yoksa sende mi?

Haha! Tamam bunu unutalım. Konumuza devam edelim…

Genel olarak internette aradığınızda (artık biz bu aktiviteye kısaca google diyoruz) karşınıza çıkacak tanımların hemen hepsi şu sıkıcı cümlelerden öteye geçmeyecektir:

“Fotoğraf, doğada mevcut gözle görülebilen maddi varlık ve şekilleri, ışık ve bazı kimyasal maddeler yardımıyla ışığa karşı duyarlı hale getirilmiş film, kağıt veya her hangi bir madde üzerine saptayan fiziksel ve kimyasal bir işlemdir. Kelime Yunanca ışık anlamına gelen "φῶς (phos)" ve yazı anlamına gelen "γραφή (graphê)" kelimelerinden oluşmaktadır. Yani ışıkla yazmak anlamına gelmektedir.


(Küçük bir detay da benden olsun: 1839 yılında ilk defa kullanılan fotoğraf kelimesinin isim babası Sir John Herschel ‘dir.)


Fotoğrafçılık uluslararası bir dildir ve modern hayatta üçüncü bir göz vazifesi görür.


Fotoğrafçılık bakmakla görmenin ayrı ayrı şeyler olduğunu kanıtlar. Fotoğraf bugünkü gelişme devrinde bir bilim ve diğer bilim kollarının da hiç şüphesiz ki en büyük yardımcısıdır.”

Eğer terimler içinde boğulurcasına tanımlar arıyorsak bunları çoğaltmamız hiç de zor değil. Örneğin: Tabi ki böyle bir hataya düşmeyeceğim. Şaka gibi…

Fotoğrafın işleyişi hakkında uzun uzadıya bir bilgi vermektense, yandaki fotoğrafla anlatmayı yeğliyorum. (Tembel yazar) Ne gerek var ki?


Her nasılsa(?) yazılarımıza böyle bir başlangıç yapmamızın gerekli olduğunu düşündüm.


Şimdi size bir itirafta bulunacağım. Yazının başında çok şaşıracağınızı söylerken aslında size yalan söylediğimi düşünmeye başladığınızı duyar gibiyim. Üzgünüm ama yalan söylemiyordum.

Evet belki bu yazı çok fazla ilginizi çekmemiş olabilir ancak bundan sonraki her konu başlığını özenle takip ederseniz fark edeceksiniz ki; bugüne kadar çektiğiniz o “harika!” pozlarınızın hakkını verememişsiniz.

Fotoğraf çekerken sizlere neler yapmanız gerektiğini sadece 10 dakika anlatabilirim! Ancak fikirnoktası’nın amacı kesinlikle daimi kullanıcılar edinmek olduğu için size bu kötülüğü yapmayacağım.

Sonraki konu başlıklarında, (fikirnoktası’nın fotoğraf bölümünü kastediyorum) sizlere çok merak ettiğiniz ancak bir türlü nasıl yapıldığı hakkında fikir sahibi olamadığınız çok önemli ipuçlarıyla ilgili bilgiler vereceğim.

Yazarken yaşadığım heyecanı eminim ki sizler de okurken yaşayacaksınız.

Saygılarımla…

0 yorum: